Page 484 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 484
484 87 / 2 / BAKARA SURESİ
uygun bir şekilde vasiyette bulunması -Allah’a karşı gelmekten
52
sakınanlar üzerinde, bir hak olarak- size farz kılındı.
181. Her kim, işittikten sonra vasiyeti değiştirirse; günahı ancak, onu
değiştirenlerin boynunadır. Şüphesiz Allah, hakkıyla işitendir, hakkıyla
bilendir.
182. Vasiyet edenin, hataya meyletmesinden ve günaha girmesinden korkan
bir kimse, (tarafların) aralarını düzeltirse; ona, hiçbir günah yoktur.
Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
183. Ey iman edenler! Allah’a karşı gelmekten sakınmanız için; oruç, sizden
öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı.
184. Oruç, sayılı günlerdedir (Yani oruç, Ramazan Ayında tutulur). Sizden
kim hasta ya da yolculukta olursa, tutamadığı günler sayısınca, başka
günlerde (orucunu) tutar. Oruca gücü yetmeyenler ise, bir yoksul
53
doyumu fidye verir. Bununla birlikte, gönülden kim bir iyilik yaparsa,
(mesela fidyeyi fazla verirse) o, kendisi için daha iyidir. Eğer bilirseniz,
oruç tutmanız, sizin için daha iyidir.
185. İnsanlara doğruyu bildiren, doğruluğa ait apaçık delillerden ibaret olan,
hak ile batılı ayırt eden Kur’an(’a ait, ilk ayetler); Ramazan Ayının içinde
(Kadir Gecesinde) indirildi. Öyle ise, içinizden kim bu aya ulaşırsa, onu
52 . Vasiyetle ilgili bu emir, henüz, mirasla ilgili kurallar, açıklanmadan önce verilmiştir. Daha sonra,
mirasla ilgili hükümler, Nisa suresinde açıklandı.
53 . Ramazan orucu, ergenlik çağına ulaşmış, akıllı her müslümana farzdır. Hastalık, yolculuk,
kadınlara has özel haller gibi, meşru sebeplerle, Ramazan Ayında oruç tutamayanlar; bu oruçları,
şartların elverişli olduğu başka zamanlarda, kaza ederler. Mazeretsiz olarak oruç tutmayanlar,
büyük günah işlemiş olurlar. Aşırı yaşlılar ya da iyileşmez hastalar, bu sebeple oruç tutamazlar ve
bu oruçları kaza etmekten de ümit keserlerse, oruçsuz geçirilen her gün için bir fidye verirler. Fidye,
tıpkı fıtır sadakası gibi, bir fakiri, bir gün doyurmak ya da bunun bedelini vermektir.