Page 467 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 467

87 / 2 / BAKARA SURESİ              467
       82.  İman edip iyi işler yapanlar ise, cennetliklerdir. Onlar da orada, ebedi
           kalacaklardır.
       83.  Hani  biz,  İsrailoğulları’ndan,  şöyle  söz  almıştık:  “Allah’tan  başkasına
           ibadet  etmeyeceksiniz;  anne  babaya,  yakınlara,  yetimlere,  yoksullara
           iyilik  yapacaksınız;  herkese,  güzel  sözler  söyleyeceksiniz;  namazı
           kılacaksınız; zekatı vereceksiniz” (On emirin bir kısmı). Sonra pek azınız
           hariç, yüz çevirerek, sözünüzden döndünüz.
       84.  Hani,  “Birbirinizin  kanını  dökmeyeceksiniz,  birbirinizi  yurtlarınızdan
           çıkarmayacaksınız”  diye  de;  sizden  (İsrailoğullarından),  kesin  söz
           almıştık. Sonra bunu, böylece, kabul etmiştiniz. Kendiniz de buna, hala
           şahitlik etmektesiniz.
       85.  Ama siz (İsrailoğulları); birbirinizi öldüren; içinizden bir kesime karşı,
           kötülük  ve  zulümde  yardımlaşarak,  size  haram  olduğu  halde  onları,
           yurtlarından  çıkaran;  size  esir  olarak  geldiklerinde  ise,  fidye  verip,
           kendilerini (İsrailoğullarını) kurtaran; kimselersiniz. Yoksa siz Kitab’ın
                                             27
           (Tevrat’ın),  bir  kısmına  inanıp;  bir  kısmını,  inkar  mı  ediyorsunuz?
           Artık  sizden,  bunu  yapanın  cezası;  dünya  hayatında,  rezil  olmaktan
           başka bir şey değildir. Kıyamet gününde ise, onlar, azabın en şiddetlisine
           uğratılırlar. Çünkü Allah, yaptıklarınızdan habersiz değildir.
       86.  Onlar, ahireti verip, dünya hayatını satın alan kimselerdir. Artık


       27.   Medine’deki  Arap  Evs  ve  Hazrec  kabileleri,  birbirleri  ile  savaş  halinde  bulunuyordu.  Yahudi
         kabilelerinden Beni Nadir ve Beni Kureyza; Evs kabilesi ile: Beni Kaynuka ise; Hazrec kabilesi ile,
         antlaşmalı  idi.  Arap  kabilelerinin  savaşa  tutuşması  ile,  Yahudi  kabileleri  de  karşılıklı  olarak
         savaşmış, birbirlerinin kanını dökmüş ve birbirlerini yurtlarından çıkarmışlardı. Bununla birlikte
         Tevrat’ın emrine uyarak, birbirlerinin ellerinde bulunan esirleri de, fidye karşılığı kurtarmışlardı.
         Ancak  Tevrat’ta,  Yahudilerin,  birbirlerinin  kanını  dökmeyecekleri,  birbirlerini  yurtlarından
         çıkarmayacaklarına dair söz verdikleri de, yazılı idi. Ayette, Medine Yahudileri, bu çelişkili tutumları
         sebebi ile uyarılmakta; Müslümanlara da, böyle davranmamaları işaret edilmektedir.
   462   463   464   465   466   467   468   469   470   471   472