Page 355 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 355

69 / 18 / KEHF SURESİ                                            355
           bilgeliğini  bırakmışlar  da)  aralarında,  onların  durumunu
           tartışıyorlardı.  (Bazıları,)  “Onların  üstüne,  bir  bina  yapın;  Rableri,
           onların  halini  daha  iyi  bilir”  dediler.  Duruma  hakim  olanlar  ise,
           “Üzerlerine, mutlaka bir mescid yapacağız” dediler.
       22.  (Ey  Muhammed!)  Bazıları,  bilmedikleri  şey  hakkında  atıp  tutarak:
           “Onlar  üç  kişidirler,  dördüncüleri  köpekleridir”  diyecekler.  Yine,  “Beş
           kişidirler, altıncıları köpekleridir” diyecekler. Şöyle de diyecekler: “Yedi
           kişidirler,  sekizincileri  köpekleridir.”  Şunu  söyle:  “Onların  sayısını,
           Rabbim daha iyi bilir. Zaten onları, pek az kimse bilir.  Onlar hakkında,
           (Kur’an’da) anlatılanların dışında, kimseyle tartışma ve onlar hakkında,
           başkalarından bilgi isteme!”
       23.  Hiçbir şey hakkında, sakın “Yarın şunu yapacağım” deme!
       24.  Ancak, “Allah dilerse, yapacağım” de. Unuttuğun zaman, Rabbini an ve
           “Umarım, Rabbim beni, bundan daha doğru olana ulaştırır” de.
       25.  Onlar mağaralarında, üç yüz* yıl kaldılar. Buna, dokuz* daha eklediler.
       26.  Şunu söyle: “Kaldıkları süreyi, Allah, daha iyi bilir. Göklerin ve yerin,
           görünmeyen şeylerini bilmek, O’na aittir. O, ne güzel görür; O, ne güzel
           işitir! Onların (İnsanların), O’ndan başka, hiçbir dostu da yoktur***. O,
           hükmüne, hiç kimseyi ortak etmez.”
       27.  Rabbinin kitabından (Levh-i Mahfuz’dan), sana vahyedileni, oku. O’nun
           kelimelerini değiştirecek, hiçbir kimse yoktur. O’ndan başka, asla, bir
           sığınak da bulamazsın.
       28.  Sabah akşam (yani her vakit), Rablerinin rızasını dileyerek; O’na dua
           edenlerle,  birlikte  ol.  Dünya  hayatının  ziynetini  isteyip  de,  gözlerini
           onlardan (fakir mü’minlerden) ayırma. Bizi anmaktan, kalbini habersiz
           bıraktığımız, boş isteklerine uymuş ve işi hep aşırılık olmuş kimselere,
           boyun eğme.
   350   351   352   353   354   355   356   357   358   359   360