Page 353 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!

69 / 18 / KEHF SURESİ 353
haline getireceğiz.*
2
9. Yoksa sen; sadece, Ashab-ı Kehf’i ve Rakim’i, bizim şaşılacak
ayetlerimizden mi (mucizelerimizden mi) sandın?
10. Hani o gençler, mağaraya sığınmışlardı da, “Ey Rabbimiz! Bize katından
bir rahmet ver ve bize, şu işimizden, bir çıkış yolu hazırla!” demişlerdi.
11. Bunun üzerine biz de, nice yıllar, onların kulaklarını (dış dünyaya)
kapattık. (Onları uyuttuk.)
12. Sonra onları uyandırdık ki; iki gruptan** hangisinin, bekledikleri süreyi,
daha iyi hesap* ettiğini bilelim. (Hicri takvime ve Miladi takvime göre,
geçen süreyi hesapladıklarını bilelim.)
3
13. Biz sana, onların haberlerini, gerçek olarak anlatıyoruz : Şüphesiz
onlar, Rablerine inanmış, birkaç genç yiğitti. Biz de, onların
doğruluklarını artırmıştık.
14, 15. Kalkıp da, “Rabbimiz; göklerin ve yerin Rabbidir. O’ndan başkasına,
asla, ilah demeyiz. Yoksa, yemin olsun ki; saçma bir söz, söylemiş oluruz.
Şunlar, şu halkımız, O’ndan başka ilahlar edindiler. Onlar (putlar)
hakkında, açık bir delil, getirselerdi ya! Artık kim, Allah’a karşı yalan
uydurandan, daha zalimdir?” dediklerinde; onların kalplerine, kuvvet
vermiştik.
16. (İçlerinden biri şöyle dedi): “Mademki onlardan ve Allah’tan başka
tapmakta olduklarından, yüz çevirip ayrıldınız; o halde mağaraya sığının
ki, Rabbiniz, size rahmetini yaysın; ve işinizde, sizin için kolaylık

2 . “Kehf”; mağara, dağların içindeki dehliz, demektir. “Rakim” ise, ayette söz konusu edilen mağaraya
konulan, kitabedir. Bazı bilginlere göre rakim, mağaraya sığınan gençlerin, mensub olduğu köyün
veya kentin adıdır. Rakim, yüksek dağ ve tepe anlamına da gelmektedir. Bu ayette; Allah’ın, hayret
uyandıran delillerinin “Ashab-ı Kehf”ten ibaret olmadığına, sürekli olarak gerçekleştiği için, sıradan
işlermiş gibi algılanan sayısız olayın da, birer ilahi güç göstergesi olduğuna, dikkat çekilmektedir.
3 . Ashab-ı Kehf kıssasının, Bizans imparatoru Decuis’in (Dekyanus’un) devrine ait olduğu, rivayet
edilmektedir.