Page 348 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!

348 67 / 51 / ZARİYAT SURESİ

32, 33, 34. Onlar şöyle dediler: “Biz, suçlu bir halka (Lut’un halkına),
üzerlerine çamurdan pişirilmiş ve Rabbinin katında haddi aşanlar için
belirlenmiş taşları, yağdırmak için gönderildik.”
35. Sonra orada bulunan mü’minleri (Lut’un yöresinden) çıkardık.
36. Zaten orada, bir ev halkından başka, müslüman bulamadık.
37. Orada, üzüntü dolu azaptan korkacaklar için, bir ibret bıraktık.
38. Musa kıssasında da, ibret vardır. Hani biz onu, açık bir delil ile,
Firavun’a göndermiştik.
39. O (Firavun) ise, kuvvetine güvenerek, yüz çevirdi ve “Bu bir büyücü veya
delidir” dedi.
40. Bunun üzerine biz de, kendisini ve ordularını, yakalayıp denize attık. O
ise, (pişmanlık içinde) kendini kınıyordu.
41. Ad halkında da, alınacak dersler vardır. Hani onların üzerine, köklerini
(yerden) kesen, rüzgarı göndermiştik.
42. (O rüzgar,) Üzerinden geçtiği, hiçbir şeyi bırakmıyor (yakalıyor);
(sonra) onu, toz haline getirip, savuruyordu.
43. Semud halkında da, alınacak dersler vardır. Hani onlara, “Bir süreye
kadar, faydalanın bakalım” denilmişti.
44. Derken, Rablerinin emrinden uzaklaşıp, azmışlardı. Bu yüzden, bakınıp
dururken kendilerini, yıldırım çarptı.
45. Artık, ne yerlerinden kalkmaya, güçleri yetti; ne de başkasından,
yardım görebildiler.”
46. Bunlardan önce de, Nuh halkını, ızdırap içinde yok etmiştik. Çünkü
onlar, yasaklara uymayan, bir toplum haline geldiler.
47. Göğü (Kainatı), gücümüzle biz kurduk ve şüphesiz biz, (kainatı)
2
*genişletmekteyiz.

2 . Ayet, “Göğü ellerimizle, biz kurduk ve şüphesiz biz, onu genişletmekteyiz” şeklinde de tercüme
edilebilir. Bu bakış açısı, modern astrofizikte gündemde bulunan, evrenin sürekli genişlemekte
olduğu görüşünü, desteklemektedir.