Page 155 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!

47 / 26 / ŞU’ARA SURESİ 155
121. (4)Şüphesiz bunda, bir ibret vardır. Onların çoğu, iman edenlerden
olmamıştı.
122. (4)Şüphesiz senin Rabbin, mutlak güç sahibi olandır; çok merhametli
olandır.
123. Ad halkı da, peygamberleri yalanladı.
124. Hani kardeşleri Hud, onlara, şöyle demişti: “Allah’a karşı gelmekten,
sakınmaz mısınız?”
125. “Şüphesiz ben, size gönderilmiş, güvenilir bir peygamberim.”
126. “Öyle ise, Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.”
127. “Buna karşılık sizden, hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretim ancak,
alemlerin Rabbi olan, Allah’a aittir.”
128. “Siz, her yüksek yere, bir alamet bina yapıp; boş şeylerle, eğleniyor
musunuz?”
129. “İçlerinde, ebedi yaşama ümidiyle, sağlam yapılar mı ediniyorsunuz?”
130. “Tutup, yakaladığınız zaman, zorbaca yakalarsınız.”
131. “Artık, Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.”
132, 133, 134. “Bildiğiniz her şeyi, size veren; size hayvanlar, oğullar,
bahçeler ve pınarlar veren; Allah’a, karşı gelmekten sakının.”
135. “Çünkü ben, sizin adınıza, büyük bir günün azabından korkuyorum.”
136. Dediler ki: “Sen, ister öğüt ver; ister öğüt verenlerden olma; bize göre
birdir.”
137. “Bu öncekilerin, geleneklerinden başka, bir şey değildir.”
138. “Biz, azaba uğratılacak da, değiliz.”
139. Böylece onlar, Hud’u yalanladılar. Biz de, bu yüzden onları, ızdırap
içinde yok ettik. (5)Şüphesiz bunda, bir ibret vardır. Onların çoğu, iman
edenlerden olmamıştı.
140. (5)Şüphesiz senin Rabbin, mutlak güç sahibi ve çok merhametli olandır.
141. Semud halkı da, peygamberleri yalanladı.