Page 145 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 145

46 / 56 / VAKI’A SURESİ               145

       17,  18,  19,  20,  21.  Ebediyen  genç  kalan  uşaklar,  onların  etrafında;
           içmekle  başlarının  dönmeyeceği  ve  sarhoş  olmayacakları,  cennet
           pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri
           meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini, dolaştırırlar.
       22, 23. Onlar için, (kabuğunda) saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır.
       24.  (Bütün bunlar) Yaptıklarına karşılık, bir ödül olarak (verilir).”
       25.  Orada ne boş bir söz, ne de günaha sokan, bir şey işitirler.
       26.  Sadece “Selam!”, “Selam!” sözünü işitirler.
                                            3
       27.  Ahiret mutluluğuna erenler (yani araftakiler), ne mutlu kimselerdir!
                                          4
       28, 29, 30, 31, 32, 33, 34. (Onlar,) Dikensiz sedir ağaçları  ve mey-
           veleri  küme  küme  dizili  muz  ağaçları  altında  yayılmış,  sürekli  bir
           gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok
           çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler.
       35.  Biz onları (yüksek döşekleri), yepyeni bir yaratılışla, yarattık.
       36,  37,  38.  Onları  (Yüksek  döşekleri),  ahiret  mutluluğuna  erenler  (yani
           araftakiler) için; hiç kullanılmamış ve mükemmel uyumlu yaptık.
       39,  40.  Ahiret  mutluluğuna  erenlerin  (yani  araftakilerin)  birçoğu,
           öncekilerden, birçoğu da, sonrakilerdendir.
       41.  Kötülüğe batanlar ise, ne mutsuz kimselerdir!
       42, 43, 44. (Onlar,) İçlerine işleyen sıcak bir rüzgar ve kaynar su içindedir.
           (Onlar,)  Ne  serinlik  veren,  ne  de  ferahlık  veren,  kapkara  dumanın
           gölgesinde (bulunurlar)!.
       45.  Çünkü onlar, bundan önce (dünyada varlık içinde) eğlenceye dalmış,
           azgın kimselerdi.
       46.  Büyük günah üzerinde, ısrar ediyorlardı (Ahireti inkar ediyorlardı).


       3 .    Bu ayet, “Defterleri sağdan verilenler var ya, ne mutlu kimselerdir, amel defterleri sağdan verilenler”
          şeklinde de tercüme edilebilir.
       4 .    Sidr ya da Sedir, çam gillerden iğne yapraklı bir ağaçtır. Kur’an’da, ahiretteki sedir ağaçlarının,
         dikenli olmadığı açıklanmaktadır.
   140   141   142   143   144   145   146   147   148   149   150