Page 396 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 396

396                       73 / 21 / ENBİYA SURESİ

       78.  Davud ile Süleyman’ı da hatırla. Hani bir ekin tarlası hakkında, hüküm
           veriyorlardı.  Çünkü  halkın  koyunları,  o  ekine  girmişti.  Biz  de,
                         7
           hükümlerine şahit olmuştuk.
       79.  Biz hüküm vermeyi, Süleyman’a kavratmıştık. Zaten her birine, kontrol
           ve ilim vermiştik. Davud ile birlikte, Allah’ı tesbih etmeleri için; dağları ve
                         8
           kuşları, onun emrine verdik.  Bunları yapan, bizdik.
       80.  Bir de Davud’a, sizin için, zırh yapma sanatını öğrettik ki; savaşlarınızda,
           (zırh) sizi korusun. Şimdi siz, şükrediyor musunuz?
       81.  Süleyman’ın  hizmetine  de,  güçlü  esen  rüzgarı  verdik.  Rüzgar,  onun
           emriyle,  içinde  bereketler  yarattığımız  yere,  eser  giderdi.  Biz  her  şeyi,
           hakkıyla bileniz.
       82.  Bir de şeytanlardan, Süleyman için, dalgıçlık yapa(rak inci çıkara)n ve
           bundan  başka  işler  yapanları  da,  onun  emrine  verdik.  Biz  onları,
           gözetim altında tutuyorduk.
       83.  Eyyub’u da hatırla. Hani o Rabbine, “Şüphesiz ki ben, derde uğradım; sen
           ise, merhametlilerin en merhametlisisin” diye, dua etmişti.
       84.  Biz  de,  onun  duasını  kabul  edip;  kendisinde,  dert  namına  ne  varsa,
           gidermiştik. Tarafımızdan bir rahmet ve kullukta bulunanlar için de, bir
           ibret olmak üzere, ona; ailesini ve onlarla beraber, (kaybettiklerinin) bir
           mislini (bir o kadarını) daha vermiştik.
       85.  İsmail’i, İdris’i ve Zülkifl’i de hatırla. Bunların hepsi, sabredenlerdendi.



       7 .    Tefsir kaynaklarında belirtildiğine göre; bu olayda Hz. Davud, koyunların, ekin sahibine verilerek,
         zararın tazmin edilmesine hükmetmiş; Hz. Süleyman ise, koyunların geliriyle, zararın tazmininin her
          iki taraf için, daha uygun düşeceği yolunda, hüküm vermişti.
       8 .    Kur’an-ı Kerim, her şeyin insanın hizmetine sunulduğunu, pek çok ayette ifade etmektedir. Bu konu
         ile ilgili olarak, bakınız: Ra’d suresi, ayet, 2; İbrahim suresi, ayet, 32,33; Nahl suresi, ayet, 12,14; Hac
         suresi, ayet, 65; Sad suresi, ayet, 18, 36.
   391   392   393   394   395   396   397   398   399   400   401