Page 163 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 163
48 / 27 / NEML SURESİ 163
ezmesin” dedi.
19. Süleyman, onun bu sözüne, tebessüm ile gülerek, dedi ki: “Ey Rabbim!
Anama-babama ve bana verdiğin nimetler için şükretmeye, seni razı
edecek iyi işler yapmaya, beni sevk et; rahmetinle beni, iyi kullarının
arasına kat!”
20. Süleyman, kuşlara göz atıp yokladı ve şöyle dedi: “Hüdhüd’ü, niçin,
göremiyorum? Yoksa, kayıplara mı karıştı?”
21. “Bana (mazeretini gösteren) apaçık bir delil getirmedikçe, kesinlikle onu,
ağır bir şekilde cezalandıracağım ya da kafasını keseceğim.”
22. Derken Hüdhüd, çok beklemedi, çıkageldi ve (Süleyman’a) şöyle dedi:
“Senin bilmediğin, bir şey öğrendim. Sebe’den, sana, sağlam bir haber
getirdim.” (Marib-Kudüs arası yaklaşık 2500 km.)
23. “Ben, onlara (Sebe’ halkına) hükümdarlık eden, bir kadın gördüm; her
türlü imkan ona verilmiş, büyük bir tahtı da var."
24. “Onun ve halkının, Allah’ı bırakıp, güneşe taptıklarını gördüm. Şeytan
onlara, yaptıklarını, süslü göstermiş ve böylece onları, doğru yoldan
çıkarmış. Bu yüzden de, onlar, doğru yolu bulamıyorlar.”
25. Göklerde ve yerde gizli olanı, ortaya çıkaran; sizin gizlediğiniz ve açığa
vurduğunuz şeyleri bilen; Allah’a, (onların) secde etmeleri gerekmez mi?
26. (Oysa) Allah, kendisinden başka, hiçbir ilah bulunmayandır. Büyük
Arş’ın, Rabbidir.
27. Süleyman, Hüdhüd’e, şöyle dedi: “Doğru mu söylüyorsun, yoksa
yalancılardan mısın, göreceğiz.”
28. “Benim, şu mektubumu götür, onlara at; sonra yanlarından ayrıl da, bak
bakalım, nasıl davranacaklar.”
29. Sebe’ kraliçesi, (Belkıs) dedi ki: “Ey ileri gelenler! Bana, çok önemli bir,