Page 702 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 702

702                     113 / 9 / TEVBE SURESİ
           inanan kimseler için, bir rahmettir. Allah’ın Resulünü, incitenler için ise,
           üzüntü dolu bir azap vardır.”
       62.  Sizi razı etmek için, Allah’a yemin ederler. Eğer gerçekten mü’min iseler,
           (bilsinler ki;) Allah ve Resulü’nü razı etmeleri, daha önceliklidir.
       63.  (Hala) Bilmiyorlar mı? Kim Allah ve Resulüne karşı gelirse; ona, içinde
           ebedi kalacağı, cehennem ateşi vardır. İşte bu, büyük bir rezilliktir.
       64.  İki yüzlüler, kalplerinde olan şeyleri, yüzlerine karşı açıkça haber verecek
           bir surenin, üzerlerine indirilmesinden çekinirler. Şunu söyle: “Siz, alay
           ede durun! Allah, çekindiğiniz o şeyi, ortaya çıkaracaktır.”
       65.  Şayet kendilerine (niçin alay ettiklerini) sorsan, “Biz sadece lafa dalmıştık
           ve aramızda eğleniyorduk” derler. Şunu söyle: “Allah’la, O’nun ayetleriyle
           ve peygamberiyle mi, eğleniyordunuz?”***
       66.  Boşuna  özür  dilemeyin!  Çünkü  siz,  (sözde)  iman  ettikten  sonra,
           küfrünüzü  açığa  vurdunuz.  İçinizden  (tövbe  eden)  bir  grubu  affetsek
           bile; suçlarında ısrar etmeleri sebebiyle, diğer bir gruba, azap edeceğiz.
       67.  İki yüzlü erkekler ve iki yüzlü kadınlar, birbirlerindendir (birbirlerinin
           benzeridir).  Kötülüğü  emredip,  iyiliğe  engel  olurlar;  ellerini  de  sıkı
           tutarlar. Onlar, Allah’ı unuttular; Allah da onları, unuttu. Şüphesiz iki
           yüzlüler, yasaklara uymayanların, ta kendileridir.
       68.  Allah, iki yüzlü erkeklere, iki yüzlü kadınlara ve inkar edenlere, içinde
           ebedi kalmak üzere, cehennem ateşini vaadetti. O (Cehennem), onlara
           yeter. Allah, onlara, lanet etmiştir. Onlar için, sürekli bir azap vardır.
       69.  (Ey  inkar  edenler  ve  iki  yüzlüler!)  Siz  de  tıpkı,  sizden  önceki  (inkar
           edenler ve iki yüzlü)ler gibisiniz: Onlar, sizden daha güçlüydü;  malları
           ve  evlatları  da,  fazlaydı.  Onlar  paylarına  düşenden  faydalanmışlardı.
           Sizden öncekilerin, paylarına düşenden faydalandığı gibi; siz de payınıza
           düşenden  öylece  faydalandınız  ve  onların  daldığı  gibi,  siz  de  (dünya
   697   698   699   700   701   702   703   704   705   706   707