Page 202 - DERLEME KURAN-I KERİM MEALİ - ONLİNE OKU İNDİR!
P. 202
202 51 / 10 / YUNUS SURESİ
40. İçlerinden öylesi var ki, ona (Kur’an’a) inanır; yine onlardan öylesi de
var ki, ona inanmaz. Rabbin, bozguncuları daha iyi bilendir.
41. Eğer onlar seni yalanlarsa, şunu söyle: “Benim işim bana aittir; sizin
işiniz de size (aittir). Siz, benim yaptığımdan uzaksınız (benden
sorumlu değilsiniz); ben de, sizin yapmakta olduğunuz şeylerden
uzağım (sizden sorumlu değilim).”
42. Onlardan, sana, kulak verenler de vardır. Fakat sağırlara, hele akılları
da ermiyorsa, sen mi işittireceksin?
43. Onlardan, sana, bakanlar da vardır. Fakat görmüyorlarsa, körlere, sen
mi doğru yolu göstereceksin?
44. Şüphesiz Allah, insanlara hiçbir şekilde zulmetmez; fakat insanlar,
kendilerine zulmederler.
45. Onları huzuruna toplayacağı gün, gündüzün bir saatinden başka,
(dünyada) durmamış gibidirler; (diğer nesiller ile) aralarında tanışırlar.
Allah’a kavuşmayı yalan sayanlar, zarara uğramışlardır ve doğru yolu
bulamamışlardır.
46. (Ey Muhammed!) Onları tehdit ettiğimiz şeylerin bir kısmını, sana
göstersek de; (göstermeden) seni vefat ettirsek de; sonunda onların
dönüşü, bizedir. Sonra Allah, onların yapmakta olduklarına da şahittir.
47. Her ümmetin bir peygamberi vardır. Onların peygamberi geldiği
(ilanını yaptığı) zaman, aralarında adaletle hükmedilir ve onlara, asla
zulmedilmez.
48. “Eğer doğru söyleyenler iseniz, (söyleyin,) bu tehdit ne zaman
(gerçekleşecek)?” diyorlar.
49. Şunu söyle: “Allah dilemedikçe, ben kendime, ne bir zarar verebilirim;
ne de bir fayda sağlayabilirim. Her milletin bir eceli vardır. Onların eceli
4
geldi mi, ne bir saat geri kalabilirler; ne de öne geçebilirler.”
4 . Bu konu ile ilgili olarak bakınız: A’raf suresi, ayet, 34.